Bakan Fidan’ın konuşmasından bazı satır başları şöyle:
“Kendisini görevinin uzatılması vesilesiyle tebrik ettik. Buradan Sayın Cumhurbaşkanımız, olumlu oy kullanması konusunda talimatlarını temsilciliğimize iletti. Türkiye’nin görüşü de burada olumlu oldu. Diğer ülkelerin de bu konudaki olumlu görüşüyle kendisinin görevi bir yıl daha uzatıldı.
Genel sekreterin katılımıyla İsveç ve Finlandiya heyetleriyle üçlü formatta görüştük. Bu görüşmeden sonra da Finlandiya Dışişleri Bakanıyla ayrıca bir görüşmemiz oldu. Üçlü görüşmemizde İsveç’in NATO’ya katılım sürecini ele aldık. 28 Haziran 2022 tarihinde Madrid Zirvesi’nin hemen öncesinde ülkemiz ile İsveç ve Finlandiya tarafından üçlü muhtıra müzakere edilerek imzalanmıştı. Üçlü muhtıra sayesinde her iki ülkenin de NATO’ya katılmaya davet edilmeleri mümkün olmuştu. Üçlü muhtıra bir yol haritası niteliğinde. Her iki ülke terör örgütlerinin ülkelerindeki eleman devşirme, finansman ve propaganda faaliyetlerini engellemeyi, Türkiye’nin güvenliğine kasteden terör örgütlerine destek vermemeyi ve ülkemize yönelik savunma sanayi veya askeri teçhizat ihracatı alanındaki kısıtlamaları kaldırmayı taahhüt etmişlerdi. Bu taahhütlerin uygulanmasının takibi için de daimi ortak mekanizmanın kurulması kararlaştırılmıştı. Daimi komite toplantısının dördüncüsünü 14 Haziran 2023 tarihinde Türkiye’de yaptık.
NATO, siyasi ve asgari bir ittifaktır. NATO’ya katılma arzusundaki ülkelerin ittifakın iki temel tehditten biri olarak tespit ettiği terörizmle mücadele konusunda sağlam tavır sergilemeleri şarttır. Ayrıca müstakbel müttefiklerin Türkiye’ye asgari malzeme ihracatında yaptırım ve kısıtlama uygulamamaları gerek. Bunlar müttefiklik hukukunun en temel gereğidir. Bunlar ayrıca İsveç’in üçlü mutabakat çerçevesinde kabul ettiği yükümlülüklerdir. Sürecin en başından bu yana biz bu anlayışla hareket ettik. İttifakın açık kapı politikasına en güçlü desteği veren müttefiklerden biri olduk.
İsveç’in NATO’ya üyeliğini yükümlülüklerini yerine getirerek, başarabilir. Bugün 14 Haziran’daki daimi ortak mekanizma toplantısı sonrasında İsveç’in bu yolda ilave bir ilerleme sağlayıp sağlamadığını bir kez daha gözden geçirdik. İsveç, mevzuat değişikliği anlamında bazı adımlar attı. Türkiye’ye yönelik savunma sanayi kısıtlamalarını kaldırdı. Terörle mücadele kanununda yaptığı değişiklikler de 1 Haziran’da yürürlüğe girdi. Ancak mevzuat değişikliklerinin şimdi fiiliyata yansıması gerekiyor. İsveç’teki güvenlik sistemi altyapısının provokasyonlara engel teşkil edecek bir mekanizma üretememesi bizi açıkçası düşündürüyor. Terörle mücadele alanında İsveç’in NATO üyeliğinin ittifaka herhangi bir risk getirmemesi, tam tersine olumlu bir katkıda bulunması gerekir. İsveç’in Türkiye için güvenli bir müttefik olacağını bilememiz gerekiyor.
Kurban Bayramımızın ilk gününde milyarlarca Müslümanın kutsal kitabı Kuran-ı Kerim’e alçakça saldırılmasına izin verilmesi, asla göz ardı edebileceğimiz bir durum değildir. Üstelik bu ilk kez de olmuyor. Terör örgütlerinin ekmeğine yağ süren bu tür eylemlere izin veren bir ülkenin terörle mücadele nasıl bir rol oynayabileceği de ayrıca tartışmaya açık bir hale geliyor. Mevzu bahis olan yaşamsal çıkarlarımız, ülkemizin bekasıdır. Devletimizin ve milletimizin güvenliğidir. Böyle bir konuda zaman baskısının bir metot olarak kullanılmasını hiçbir zaman tasvip etmedik.”
Hibya Haber Ajansı
GÜNDEM
14 gün önceGÜNDEM
17 gün önceGÜNDEM
17 gün önceGÜNDEM
22 gün önceGÜNDEM
13 Aralık 2024GÜNDEM
13 Aralık 2024GÜNDEM
13 Aralık 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.